25 Mayıs 2009 Pazartesi

Bir Starbucks Macerası

günlük hayatımın ortalama 1 saati en azından starbucksta geçiyor, eğer evden çıkmışsam. eskiden çok takıyordum kafaya çok oldu la bu iş, her gün aynı yerler diye, alıştımda artık. sözde bide içi duble içince yok efendim ibne amerika, yok kapitalizmin gözünü oyayım falan diye sallıyorum, sonra ayılınca gidip bir kahvelerini içiyorum. ha bu arada kahvesini kupada isteyen insanlarada çok gıcık oluyorum. ulan okadar kupa meraklısısın, paraya kıy al kendi kupanı çantana koy. kulağımda mp3 player, elimde bir dergi ya da gazete (uykusuz, penguen, 4 4 2, habertürk eğer rıdvanı görceksem milliyet vb) ki özellikle evde dergi okuyamaz oldum bir şekilde o huzur dolu mekana gidiyorum. neyse 24 mayıs sabahı uyandım. sevgilimle buluşcaktım, evde kimse yoktu, doğal olarak hazır kahvaltı yoktu, dedim ki la gidiyim mecidiyeköy starbucksa bir şeyler yerim içerim , gazetemi okurum. efendim ordaki şubede sanırsın starbuks değil, gecekondu. kocaman küresel sermayesin, göt kadar dükkanın var derler adama. neyse üst kata çıktım pazar sabahı 10 30 suları olmasına rağmen biraz kalabalık var. oturdum gayet cool bir şeyler yerken ,gazeteye göz gezdiriyorum. efendim o sessizliği bozan lanet bir ses, vik vik kadın sesi ve kahkahalar. ha bu arada kadın sesi en sevdiğim sestir efendim, ama onunki cidden kötüydü. aralarında geçen dialogtan anladığım kadarınla çok kısa süredir tanışıyorlar. ha bu arada 1 kadın 2 erkek var masada. yok yok grup sex hikayesi değil. işte neyse kadın karşısında oturana, hoş çocuksun yok mu sevgilin dedi. ahanda dedim grup sex ama malesef olmadı, çocukta efendi bir tipe benziyor, yok dedi mahçup mahçup. aa dedi kadın benim kız kardeşim var gamze boyuda 1 80 , çok güzel kız. şimdi sevgilisi 1 60 olan bir adam olduğum için değilde, insan olduğum için sanırım ilk kadının boyunun 1 80 olmasının ilk söylencek özellik olması saçma geldi. ha adam basket yada voleybol işiyle ilgilenir, yada evde kornişleri takacak birisine ihtiyaç vardır o ayrı. çocuğun cevap daha da garipti " gerçekten mi" . çocukta uzundu baya. neyse efendim böyle kadın , kardeşini ballandıra ballandıra anlatıyordu, çok affedersiniz deyme pezevenk, orospusunu böyle pazarlamaz. ha dedim şimdi diyecek muamelesi çok iyidir, allahtan o konulara girmedi. böyle kadın kardeşini pazarlarken, cep telefonu çaldı. birisinle konuştu önce, sonra gamze'yi versene dedi. kardeşine telefonda karşımda bir çocuk var çok yakışıklı, istanbula döndüğünde seni onla tanıştırcam, şimdi telefonunu veriyorum kaynaşın dedi. şimdi olaya iki açıdan yaklaşcam. 1, la biz ne sapık bir toplum olduk ,ki itiraf ediyorum kadın düşkünü bir adamım, aşk için dağları aşarım, ama böyle salak işleri anlayamadan ölecem. 2 lafım size sevgili erikler. özellikle dişi eriklere. bakın soğunuzla 4 senedir tanışırız, son 1 2 senede samimi olduk, evinizde yatar kalkarım arada , beni çok iyi ağırlarsınız falan. bunlar için çok teşekkürler ama kardeşim biribirini maksimum 1 aydır tanıyan 2 kişiden biri diğerine kız kardeşini veriyor. aman yanlış anlaşılmasın , bacınızda namusunuzda gözüm yok haşa, ama birinizde bir kız getirip, alla buda bizden demediniz bu güne kadar. çok tesüf ediyorum. deniz hayatım yazıyı okudunsa , üzerine alınma. bu benim eriklerle kendi aramda bir mesele, yoksa yerin ayrı bende.

Etiketler: , ,


Yorumlar: Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]





<< Ana Sayfa

This page is powered by Blogger. Isn't yours?

Kaydol: Kayıtlar [Atom]